1. bir söz vardı "yaptığınız şeylerin pişmanlığı zamanla geçer, ama yapmadığınız şeylerin pişmanlığı asla geçmez." okudum bunu. gaza geldim. bir sürü saçma şey yaptım. yıllar geçti, pişmanlığı geçmedi.

    hangi şerefsiz söylemişse vebalime girdi.

    (bkz: pişmanlık pişmanlıktır)
  2. bu anlatacaklarım yüzünden kendimden iğrendiğimi belirterek söze başlıyorum.

    bayram öncesi arkadaşımla kafamıza göre bir ege turu yapalım dedik. arabaya çadır vs. malzemeleri koyduk yola çıktık. ilk günün akşamı altınoluk'a vardık ve çadırı kurduk. bira-midye alıp sahile oturduk. ben bir tane içip kendimi midyelere verdim. arkadaş o sıra 5-6 tane içti. sarhoş olunca bir şeyler yedirmeye götürdüm bunu kafasını toplar diye. yol üstünde bir türkü bar gördü girelim diye tutturdu. girdik, iki bira daha içti. saat de 2 falan olmuştu. ben artık uyku moduna geçtim ve çadıra gidip yattım.

    çadır kurduğumuz kumsalın hemen arkasında evler var, vakit de geç olduğu için etrafta tuvalaet falan yoktu. "kamp hayatında olur böyle şeyler" deyip yarı dolu su şişesinin içine işeyip çadırın bir köşesine zulaladım. saat 4 civarı arkadaş geldi 5-6 bira daha içmiş. iyice zil zurna sarhoş. uyumaya çalışıyorum ama sarhoşla kıç kadar çadırda uyumak da çok zormuş. kolunu enseme atıyor, bacağını belime doluyor falan...

    arkadaşa söve söve uyumak için arabaya geçtim. uyumaya çalışım. sabah kalktık, denize falan girdik. sonra yola devam etmeye karar verdik. çadırı topluyordum ki, o malum su şişesini gördüm.

    artık yarısına kadar dolu değildi.
  3. amerikan kültürunun köpeğiyim sevgili sözlük.

    pizza ismarlayip evde tv karşısına gömülüp pizza yemek olsun,

    rahat, geniş, bahçeli evleri olsun hepsine imreniyorum. hatta arabayı garaj yoluna park ettiği için komsularla kavga etmek bile güzel geliyor.

    ben de elimden geldiğince onları taklit etmeye çalışıyorum artık. dominos' un kampanyali pizzalarindan alıp amerikan dizileri eşliğinde yiyorum.

    tıraş olduktan sonra yüzümü yikamayip kalan köpükleri havluyla siliyorum.

    markete gidip 6'li şişe veya 33'luk kutu bira alayim dedim ama o da yokmuş ben de bim'den 6'li soda aldım. işten gelince sallanan sandalyeme yayılıp buz gibi sodami yudumluyorum. god damn it man!

    en son geçen hafta kamyonetin bagajina barbekü ve birayla dolu bir kovayı yükleyip beyzbol maçına gidip arkadaşlarla maç öncesi hot dog yiyip biramizi içelim dedim ama beyzbol maçı bulamadım. zaten kamyonetim de yokmuş, arkadaşım da.

    lanet olasıca yankeeler!

    ek: şükran günü yemekleri ve devriye arabasında hunharca donut yiyen polisleri unutmusum.

    ayrıca ben lanet olasıca vergilerini odeyen, yasalara saygılı bir vatandaşım!
  4. küçükken yani 3 yaşındaydım, erkek kardeşim doğmuştu. reddemeyecegim bir teklif yaptılar ben de akrabalardan birine sattım kardeşimi. sanırım 2-3 dondurma parasiydi.

    akrabalık başka, ticaret başka.

    işin garibi pişman da değilim, yine olsa yine yaparım lan.

    edit: almak isteyen yok mu? 25 yaşında, 185 boyunda, kick boksta siyah kemeri var. koruma olarak falan kullanabilirsiniz. mesela terk eden sevgiliye, yavsak patrona falan mesaj gönderebilirsiniz.

    ehliyeti de var.

    öyle işime yaramaz derseniz, böbrekleri de sağlam. hasta olduğunu bile hatırlamam. nasil bi hayvansa artık.

    bi de askerde keskin nisanciydi.

    pazarlık payı vardır, arayın konuşalım.

    not: boya takıntısı olan aramasın.
  5. bugün canım çok sıkıldı. talihsiz, sevilmeyen bir adam olmak yoruyor bazen. biraz melankolinin de etkisi vardır belki bilmiyorum.

    "bahtsızım!" falan diye hayıflanırken, aklıma geldi bahtla ilgili bir yazı yazayım diye. başladım burada yazmaya, sözlük anlamından girdim, astrolojideki karşılında gezindim en son edebiyatta işlenişini yazdım. güzel beyitler ve olaylarla genişlettim yazıyı. bitmesine az kala dalgınlıkla sayfayı kapattım. gitti bütün yazdıklarım.

    bahtımdan şikayet ederken yine bahtımın gazabına uğradım. bahtıma sokayım.!
  6. adımı google'da ararken "değerli bilim insanı lafı dinlenmeyen...." diye bir haber gördüm . birkaç satır sonra da "beden işçisi lafı dinlenmeyen insan" gibi bir başlık gördüm.

    insan gerçekten hayret ediyor.

    ücret tarifesi için kizillandirman yeter tatlım;*